Kürt Milleti'ne-Bildiri
Yüce Kürt Milleti
Bir avuç Pol Pot'çu komünist Şiddete dayalı terörist bir duruşla sana hükmetmekte ve bu şiddetini –92 seviyesine çıkarma kararlılığı ile bu hükmetme kaabiliyetini derinleştirmek için harekete geçmiş bulunmaktadır. Güney Batılı Lider, 30 yıllık devrim emekçisi Kemalê Sor'un, Doğulu Lider, Büyük Aydın emekçi Sipan Rohilat'ın ve en son Kuzeyli lider, yılların legal mücadele emekçisi Hikmet Fidan'ın fizi ki olarak yokedilmesi bu terör örgütünün seni lidersiz bırakma ve umutsuzluğa sürükleyerek teslim alma taktiğinin açık bir göstergesidir.
Yüce Milletim
Teröristlerin amacı az işle çok ses getirmek ve kendilerini olduğundan güçlü göstermek suretiyle halkı korkutmak suretiyle teslim almaktır. Dünyadaki bütün örnekler buna misaldir. Murat Karayılan ve Cemil Bayık adlı ikilinin başını çektiği bu kaatiller sürüsü şimdi "gerilla savaşını yeniden başlattık" gibi görünürde soylu, ama özünde hiçbir ulusal söylemin amaç olarak zikredilmediği bir yeni Kürdistanlı insan ve tabiat kıyımı "harekatı"nın ardına saklanarak yürütülen lider katliamında "meşruiyet" aramaktadırlar. "Biz savaşıyoruz, onlar engel oluyor" gibi bir söylemin eşliğinde gerçekleştirmeye çalıştıkları Kürdistan'ı lidersizleştirme konsepti duraklamalarla devam ediyor. Türkler'in rahat tatil yaptıkları, işlerine güçlerine baktıkları bir ortamda Kürt İnsanı'na ölüm terleri döktüren bu yeni süreci ulusal bir duruşla tersine çevirmek sizin elinizde. Murat-Cemil ikilisi sadece Kuzeyli insanlarımızı değil, Güney'i de tehdit etmektedirler. Oradaki kazanımların anayasal bir belge haline getirilmekte olduğu bu sürecin "sertleşme" bazında seçilmesi oldukça dikkat çekicidir.
M urat Cemil İkilisi ve ardlarına taktıkları takımın yürüttüğü bu gözdağı operasyonunun önünde eğilme, oyunlarına gelme. Amed Halkı Hikmet Fidan'ın cenazesine kitlesel olarak katılmamakla bu takıma istediği propaganda fırsatını sunmuştur. Başkentimizin Kürtçü ruhunu bilenler için bu korku kabul edilemez! Murat Cemil ikilisinin üç buçuk adamı sizi en kutsal görevinizi yerine getirmekten alakoymamalı idi. Teröriste her boyun eğişin ile ruhunu da teslim ediyorsun demektir. Onların asıl hedefi de budur.
Kürt Milleti
Eskinin kahramanlarının bugün modern birer korucu haline geldiğini, bir çalının ardına saklanarak üç-beş eri öldürmenin, ama esas olarak Kürt gençlerini toprağa vermenin "savaş" olarak gösterildiği bu yeni aşamayı iyi tanı. Yeni bir şehitler edebiyatı eşliğinde yeni haraçlar istenecek, vemeyen teşhir edilip "hain" ilan edildikten sonra ise bazan faili belli cinayetlere kerban edilececektir.
Dünyada hiçbir ulusal hareket teslimiyetçi bir başkanın üstündeki tecritin kaldırılması şartı için insanları ölüme göndermemiştir. Dünyanın hiçbir esir milletin "lider"i başkasının bayrağını kendi bayrağı, başkalarının dilini kendi dili, ulusunun kaatili bir düşman liderinini kendi idolu olarak göstermemiştir. Bu iğrenç yaratık, Kürt tarihihine dil uzatıyor, Kürdistan'ı "kerhane" olarak niteliyor, düşman Türk Devleti'ni "niçin Güney"deki Kürt oluşumuna saldırmıyorsunuz" diye eleştiriyor.. Her ağzını açışta Kürt'e kin kusan, düşmana ise sempati iler bakan bu yaratığın ardındakiler de aynısını yapmaya mahkum değil mi?
Murat-Cemil ikilisince yürütülen bu savaş ulusal değil, tam tersine ulusumuzu uçuruma görtürme planının bir parçasıdır.
Murat-Cemil ikilisinin öncülük ettiği PKK, demokrat değil, Pol pot'çu bir komünist harekettir.
Barış taleplerinde onurun zerresi yoktur.
Bunları aşacağız.
Kürt Milleti'nin aziz evlatları
Fidan'ın şehadetinden sonra aldığım e-mailler arasında dikkati çeken bir kısmı ise Türk İstihbarat birimlerinden gelenlerdi. Bunlar halkımızı "intikam" adı altında PKKéye karşı silahlanmaya teşvik ediyorlardı. Biz Kürt Yurtseverleri, milliyetçileri, liberalleri, demokratik dincileri ve marksistleri olarak Kürt Kanını dökmenin bizi nereye götüreceğini biliyoruz. Bunun için, mümkün olduğunca sinirlerimize hakim olacağız.. Ama her şey yine de son tahlilde bu terör örgütüne ve onun tabanına bağlıdır. Eğer Türk Devleti'nin işlevini yüklenerek halkımızın üstüne gelmeye devam ederlerse, halkımız elbette onlara da korucu muamelesi yapacaktır. Teröre, Türk Devleti'ne hizmet eden PKK terörüne boyun eğilemez!
Terör örgütüne verilecek en iyi cevap, yerinde örgütlenmektir. Her yörede, ister üç kişi olun, ister beş, örgütlenin. Bu yerinde örgütlenmeler belli bir seviyeye erdiğinde gönlünüzdeki örgütün üst düzeyi ile temasa geçiniz. Ama bu arada ulusal davanın gereklerini de kendi çapınızda yerine getiriniz. Terör örgütüne her alanda onların anladığı dilde karşı koyunuz ve sahanın onlara kapanmakta olduğunu gösteriniz.
Legal örgütlenme alanında DTH'nin maskesini indiriniz. Ulusal düşünen insanların biribirleri aleyhindeki grup çatışmalarına barışçı amaçla müdahale ediniz.
Gün sizin gününüzdür. Avrupa, ülke ve Türkiye'de yapacağını her faaliyet, bu güruha indirilmiş ulusal bir tokat olacaktır..
2005-07-10
Gorusunuz