Net Kurd’un TRT 6 bayramı kutlu (!) olsun

Net Kurd’un TRT 6 bayramı kutlu (!) olsun

Eski ve iddialı liderleri baÄŸrında toplayan Net Kurd son günlerde, bir bayram havası içinde, Terete-altı’nın yayına baÅŸlamasını kutlamaktadır. Ä°bretle seyrediyoruz. Bu malperin (Site’ın) yazarları, birçokları arasında eski PPKK Sekreteri Murat Cuwan, Eski Ala Rizgarî liderlerinden “Sert Kürt” Ä°brahim Güçlü, Eski KDP merkez kadrosu Epözdemir ve Hiç kimseyi beÄŸenmeyen radikal Ä°smail BeÅŸikçi de var! Nereden nereye..

TRT 6’nın cazibesi bir bahar aÅŸkı gibi komunist, milliyetçi ve yurtsever eskilerinin başını döndürürken, Türk Devleti bu “akıllı”, “ÅŸidetten uzak duran”, “barışçı” Kürt eskileri sayesinde, dil hariç her alanda kendi çalma-çırpma kültürünün kafalara yeniden yerleÅŸmesinin mücadelesini baÅŸarma yolunda ilerlemeye çalışıyor.

Şimdi durumu tezlerimi de katarak biraz açalım..

Tez-1: Dil bir milletin varlığı için çok önemlidir. Fakat dil milletin tek milli damgası değildir!

Tez-2: Asrımızın iletiÅŸim olanakları, eÄŸer ciddiyetle kullanılırsa dil problemi, bir TV yayını kadar olmasa da, çözümlenebilir. Kürd’ü inkar eden, vatanımızı ilhak eden zalim Türk iktidarına karşı alternatifler her an bulunabilir.

Tez-3: Türk Devleti, kendi organlarında TRT-6’yı enine boyuna tartışarak, zarar ve faydalarını ölçerek yayın alanına sokmuÅŸtur. Kimse Türk Devleti’nin bir günde demokratlaÅŸtığını sanmasın. Kürd’ün hayrına bir adım atacağına, ordularını seferber etmeyi yeÄŸler.

Tez-4: Türk Devleti’nin Kürt milletine karşı politikası bir bütün arz eder. Taktik kıvraklık ile strateji deÄŸiÅŸikliÄŸi arasındaki farkı anlayamak zorunludur.

Tez-5: Yabancı bir dil kullanarak da ulusal mücadele verilebilir (bu bizim tercihimiz değildir). Buna örnek olarak Bask ve Cezayir Kurtuluş mücadelesini verebiliriz. Fakat milli haysiyet, milli kişilik, milli onur ve milli gurur taşımak liderlik, militanlar ve millet için olmazsa olmaz bir tezdir.

Evet; TRT-6’cılar, söz konusu resmi propaganda organını önemli bir adım olarak lanse ettiler ve bunu Türk Devlet organlarında oluÅŸan bir zihniyet deÄŸiÅŸimi, bir demokratikleÅŸme iÅŸareti olarak sundular. Bu adımın önemini, kaybolmakta olan Kürtçe’nin kurtulacağı versayımı ile izah ediyorlar. Bu, tez eÄŸer cehaletin ürünü deÄŸilse, ancak çok daha vahim olan diÄŸer bazı ibarelerle izah edilebilir. Ne demek Türk Devleti’nin durup dururken demokratikleÅŸmesi? Oysa dilin kaybolmasını engellemek için sadece geri zekalı programlar yayınlayan bir TV yayınına bel baÄŸlanamaz. Ãœstelik yayınlarının devam edeceÄŸine dair hiçbir garantisi olmayan ve sahtekar bir devletin sırf Kürt Milleti’ni daha kolay yok etmek, Kürt Ulusalcılığı’ndan saÄŸutmak için kullanılan bir “propaganda düdüğü” demokratik bir deÄŸiÅŸim olarak sunulabilir mi?

EÄŸer en ufak bir demokratikleÅŸme iÅŸareti vermek istiyorlarsa, Kürdistan’da Kürtçe’yi 7 yaÅŸ grubundan itibaren eÄŸitim dili olarak kabul etmeli, kanuni dayaklarını da hazırlayarak, yani anayasalarında bu yönde deÄŸiÅŸiklik yaparak uygulamalıdırlar. Söz konusu eÄŸitim, üniversite dahil, tüm eÄŸitim merdivenini tırmanırken kesintisiz uygulanmalıdır. Dil ancak böyle kurtulur. TRT-6’te yapılan ÅŸaklabanlıkların dili kurtarmak gibi bir saikle yapıldığını hiç kimse aklından geçirmemelidir. Benim hesaplarıma göre TRT-6 doÄŸrudan doÄŸruya Güney’e yöneliktir. Kuzeyli zeka fukaraları da Düşman’ın bu planına hizmet etme ÅŸerefini(!) kimseye kaptırmamak için çırpınıyorlar.

Neden Güney’e yönelik?

Türkler, Obama’ya bir paket halinde tüm Kürdistan ile ilgili planlarını sunmuÅŸlardır. Benim daha önce dikkat çektiÄŸim adımların atılma aÅŸamasına gelmesi, bu MoÄŸol Soylular’ın ABD’nin tecrubesiz ve vicdanını çok cimri olarak kullanan BaÅŸkanı ile belli noktalarda anlaÅŸtıklarını gösterir. Bu antlaÅŸmada, Türkler Afganistan’a muharip sınıftan 800-1000 asker yolayacak, Ermenistan ile kapıları açacaktır. Buna karşılık ABD, çekilme olayı tamamladığında Güney’in kontrolunu Türkler’e bırakacaktı. Bu arada PKK’ye sözde darbe indirmek için Türk Devleti’ne her türlü teknik ve satelit casusluÄŸu ürünü anında bilgiler sunacaktır. Tabii ki satıldığını gören Azerbaycan umulanın da üstünde sert tepki vermeye baÅŸlamış bulunuyor. Bu, oldukça büyük bir maddi kayıp, uluslararası düzeyde ise prestij kaybı demektir. Ama Türkler bunlara alışıktırlar. Göreceksiniz, eÄŸer iç islami muhalefet bunları yıldırmazsa, bu saptamaları çok pervasızca yerine getireceklerdir. Adı üstünde MÃœNAFIQ! Her türlü pisliÄŸi yapacak tıyniyettedirler.. (Devam edecek)

2009-04-10

A Sirac Kekuyon