DTP açlığa yatarken..
DTP açlığa yatarken..
Önce bazı saptamalar:
-DTP Türk kanunlarına uygun olarak kurulmuştur. Eğer kanun dışı kurulsaydı, politika yapmasına izin verilmezdi..
-DTP bundan dolayı ÅŸikayetlerini Türk hukuk silsilesine uygun olarak dile getirir. Ama Türk hukuk silsilesi politiktir ve Kürdistan’daki iÅŸlevi DTP’yi desteklerinden koparmak, iÅŸ yapamaz duruma getirmek ve böylece boÄŸmaktır.
-Kürt insanı için Türk Devleti’nin hukuk sistemi neredeyse kapanmıştır. Ä°nsanların fiziki olarak yokedilmesi tüm hızı ile devam etmektedir.
-Bu durumda mücadele eden bir Kürt partisi, sert ortama karşın, zayıf da olsa bir savunma sistemi oluÅŸturma çabasındadır. “Daha fazlası yapılmalıdır” diyen Kürt odakları varsa buyursun yapsınlar..
DTP’nin Türk Devleti ile güreÅŸe tutuÅŸtuÄŸu ÅŸartlara da bakmak gerekli. Bu ÅŸartlar ÅŸu an itibarı ile şöyledir:
Devleti yönetme çabasındaki AKP, ÅŸu anda Türk Ordusu ile bir “koalisyon” halinde iktidarda tutunmaya çalışıyor. Aslında, benim gördüğüm kadarı ile 250 Bin mevcutlu polis teÅŸkilatını kullanarak vadeye yaydığı bir darbe yapmakta olan ErdoÄŸan ve ekibi, bu engebeli yolda daha rahat ilerlemek veya yolunu açmak için bir çok odakla savaÅŸ halindedir. Ä°lk engel olan laikleri “ergenekon tutuklamaları” ile epey sindirmiÅŸ olan bu sinsi münafık, Ä°slami radikal odaklar, yani al-Qaida, Hizbullah vs gibi örgütleri de ihmal etmemektedir. Öte yandan kafalarını iÅŸletmekte çok cimri davranan generalleri sürekli manipule etmekte, bu uÄŸurda en nefret ettiÄŸi iki kelimeyi; Laik cumhuriyet ve Atatürk’ü dilinden düşürmemektedir.
Son zamanlarda Kürtler’e karşı derinleÅŸtirdiÄŸi saldırılarında, hem generallerin gönüllerini kazanmak, hem de kronikleÅŸmiÅŸ Kürt Ulusal Mücadelesi’ne büyük bir darbe vurarak “Kürdistan Fatihi” unvanını kazanmış bir baÅŸbakan, bir islami lider olma sıfatı ile Sadece Türkler’e deÄŸil, tüm OrtadoÄŸu’ya kendisini kabul ettirecektir. Bu aklı evvelin hesabı budur.
Fakat bana göre çok hayalperestçe davranıyor. Oy satınalarak Kürt belediyelerini kapacağından çok emin olduÄŸu günleri unutmuÅŸ deÄŸiliz. Bu aklı evvelin liderlik hesapları da aynı ÅŸekilde hüsranla nihayet bulacaktır, hem de Kürtler’in direniÅŸi ile.
Tanklı, toplu, helikopter ve uçaklı, satelit casusluk yardımı, 600 binlik ordusu ve 250 binlik polis gücü ile hareket halinde bulunan Türk gücüne karşı sadece haklılığı ile duran Kürt Milleti baÅŸeÄŸmiyor, dize gelmiyor.. Sivil düzeyde elinde kalan seçeneklerden açlık grevini seçen siyasi mücadele organı DTP, bütün kadroları ve seçilmiÅŸ belediye baÅŸkanları ile Amed koÅŸuyolu’nda direniyorlar. 10 binlerle ifade edilen bir halk kitlesi de onlara eÅŸlik ediyor.
Çeliğe su verilmiş durumda...
Sizi saygı ile selamlıyoruz.
Bir not: ABD’nin yeni BaÄŸdad Büyükelçisi geçen gün BaÅŸkan Barzani’yi Selahaddin’de ziyaret etti ve Türk Devleti ile iyi iliÅŸkilerinin devamını istedi. Öte yandan da ABD ve Kürtler’in müttefik olduÄŸunu bildirmeyi unutmadı. Ama bana göre bunun içi doldurulmazsa beÅŸ para etmez bir laf olarak kalır. Çünkü Aynı ABD Türk Devleti’ni “stratejik” müttefik olarak gördüğünü defalarca bildirmiÅŸtir. Türk Devleti’nin son numarası ise Eli ABD’nin kanına bulaÅŸmış olan al-Sadr denilen kaatili Obama düzeyinde ağırlamasıdır. ABD’nin “arananlar” listesinde yer alan birini Bu kadar ihtimamla ağırlayan Türk Devleti’nin maskesi hala düşmemiÅŸse, ben olanların ABD’nin telkini ile yapıldığına olan inancımı muhafaza etmek durumunda kalıyorum. Bu al-Sadr Türk Devleti’nin ev sahipliÄŸi yaptığı “Irak’ın geleceÄŸi” ile ilgili bir toplantının baÅŸ artistidir. Gel de ayıkla pirincin taşını!
2009-05-03
A Sirac Kekuyon