Denizler durulmaz dalgalanmadan
Kürdistan.. Dünyanın gem vurulmaya çalışılan en büyük denizidir. Bir zamanlar Horasan’dan Grekland’a, oradan Rus Stepleri’ne kadar uzanan bu okyanusta kimler boÄŸulmadı ki? Nerede istilacı Babilliler? Nerede O Deniz’i haraca baÄŸlayan Asuriler? Nerede Turani istilacılar? Nerede MoÄŸol Kaanı Cengiz? Nerede o Timerê Leng? Araplar, Farslar.. Hepsi yok etmeye kurutmaya çalışmadı mı Bu Okyanusu? Onlar, estiler, gürlediler ve gittiler. Åžimdi sıra Turani elbisesi giymiÅŸ olan devÅŸirmelerde..
Kürdistan denilen Deniz’in evlatlarını dalgalandırmak için hafif rüzgarlar yetersiz kalır. Onlar bu rüzgarlara alışıktır.
Hafif esintilerde bu Okyanus’u okÅŸar gibi akar gider rüzgar. Rüzgar fırtınalaÅŸma eÄŸilimi gösterdiÄŸinde şöyle bir irkilir. Ardından o büyük boÄŸuÅŸmanın iÅŸaretçisi olan fırtınaya karşı direniÅŸ gittikçe ÅŸiddetlenir.. Fırtına ve deniz yoklar biribirlerini. Fırtına sinsidir. Deniz’in direniÅŸ noktalarında gedikler açmaya çalışır. Ä°ÅŸte o zaman birileri dürtmüş gibi ÅŸaha kalkar Kürdistan dalgaları.. Fırtına artık gem almaz bir kasırgadır, Kürdistan yüzeyi ise bir direniÅŸ odağıdır artık.. Bunaltıcı bir direniÅŸ odağı.. Åžahlanan dalgaların yükseklikleri yirmi metreyi bulduÄŸu anda kasırgaya direnen Deniz’in görüntüsü deÄŸiÅŸir, saldırgan yabancıyla büyük savaşına dönüşür.
Şu anda Kürdistan bu büyük boğuşmayı yaşıyor. Yani 200 yıllık rüzgardan fırtınaya, fırtınadan kasırgaya dönüşen amansız bir boğuşmanın finalini yaşıyor.
Düşman, yani fırtınayı yaratanlar;
-barbardır.. Dünya bu su götürmez gerçeÄŸi dünya bilir de siner siner gibi görünür onun naralarına karşı. Barbarı maÅŸa edinmiÅŸ bir canavarlar ordusu dünyaya hakimdir. Devletlerinin başı bile ilkel “intikam” sözleri ile çevresini tahrik eden bir inkarcıdır. Böylesi bir düşmanda “uygar” bir ruh arayabilir miyiz? Asla!
-Düşman kendi halkı’na da zulmeden bir Kuyucu Murat’tır, bir Cengiz Xan’dır. Su katmamış bir faÅŸist. Benin iki yıldır savunduÄŸum, sermaye tabanını ortaya koyduÄŸum, baÅŸta Kürtler olmak üzere diÄŸer halklara ve inançlara yönelme sebeplerini irdelediÄŸim, işçi sınıfını ustalıkla, sadece iÅŸini kaybetmemek için çırpınır duruma getirdiklerini gösterdiÄŸim Ä°slami-FaÅŸist bir çizgi OrtadoÄŸu’nun başına bela kesilmiÅŸ bulunuyor. DiÅŸa karşı pervasız bir saldırganlık içindedir. Kıbrıs’ta, Libya’da, Suriye’de, Irak’ta, Ä°ran’da veya Trans-Kafkasya’da savaÅŸ tam-tamları çalmak en büyük zevkidir. ErdoÄŸan (Duçe) öncülüğünde adım adım iktidara yürüyüp onu saÄŸlamlaÅŸtıran bu yeni çizginin iplerinin Okyanus ötesindeki en büyük tahrip gücünün elinde olduÄŸunu, bu çizginin ideolojik ÅŸefinin de bu güce misafir olduÄŸunu bilmeyen yok artık. Bu da su götürmez bir gerçektir.
-Düşman Kürdistan’ı ilhak etmiÅŸ olan Arap ve Farslar’ın ve bir dereceye kadar NATO’nun siyasi, diplomatik ve askeri desteÄŸini almış vaziyettedir. Bu desteÄŸi aldığı zaman kesitinde Grek ve Ä°talyan iktidarları düşmüş, Portekiz ve Ä°rlanda sallantıdadır. Fransa ise yolda. Yani herkesin kendi başının derdine düştüğü bu günlerde söz konusu destek bir canavarı azdırmaktan baÅŸka anlam taşımaz..
Peki barbarları, barbarlık temelinde desteklediniz ve biz bunu engelleyemedik.. Ne kazandınız? Bizi korkutma hedefine bile yaklaşamadınız, nedir derdiniz?
Ama fırtına dinmedi, kasırgaya dönüştü..
Kasırga’ya aldırmadı Dalgalar, coÅŸku ile direndiler.
Bu belirleyici boÄŸuÅŸmayı izlerken, Faslı Berberi Lider el-Mehdi’nin ABD BaÅŸkanı Wilson’a yazdığı mektuptaki bazı satırlar geldi. Åžunları kaydetmiÅŸti Ä°syancı Lider:
“Sen fırtınasın.. Ben ise Aslan. Sen esersin (yakıp yıkarsın) ve kaybolup gidersin. Ben ise her zaman burada olacağım.”
Evet Tarih boyunca bu böyle oldu. Ä°stilacılar estiler, yakıp yıktılar ve kayboldular. Ama “Aslanlar” hep oradaydı. EÄŸer öyle deÄŸilse Nerede Babilliler? Nerde Asurlular? Nerede Eskender-i Yewnanî? Nerede Selçukiler? Nerde kan dökücü Cengiz Xan? Nerede Tîmurê Leng? Aynı akibet ÅŸu anda Kürdistan’a karşı bir dereceye kadar NATO’yu, Araplar’ı, Farsları harekete geçiren Yeni Turaniler’i de bekler..
Ä°ki yıl önce, seçilmiÅŸler dahil, geniÅŸ rehin almalar baÅŸladı. Åžu anda bu rehin almalar hızlanarak sürüyor. Zaman içinde kendi hukuk kadrosunu kurmuÅŸtu kasırgaya dönüşen fırtına. Kasırga yavaÅŸ yavaÅŸ büyüdü zirve yaptı. Ä°ki taraflı kırılmalar hızlandı. DevÅŸirme Turaniler tabii afeti bile bir savaÅŸ aracı olarak kullanır hale geldi. Kara yüzlü Kasırga ortalığı karartmıştı. Dalgalar’ın Aydınlığı ile Kasırga’nın Karanlığı arasında süren bu kıran kırana mücadele, belirleyici olacaktır.
Kısacası;
Denizler durulmaz dalgalanmadan!
2011-11-17
A Sirac Kekuyon